22 Haziran 2010 Salı

kadınların giydikleri topuklu ayakkabıdan utanma sorunsalı


Evet ilginç gelecek belki ama hakikaten var böyle bir sorunsal. Kendi giydiği ayakkabının çıkardığı sesten yüzü kızaran ya da "ayy bu ayakkabı da ne kadar ses çıkarıyor!!" diyen bir kıza rastlamadınız mı hiç? Ben rastladım! Aslında topuklu ayakkabı ile yürümenin o kadar da büyük bir sıkıntı yaratmadığını düşünenlerdenim. Düşünmenin de ötesinde yürüyebiliyorum yüksek topuklularda gayet rahat bir şekilde, eğilmeden bükülmeden... Eskiden beri de giyerim. Aman kendimi hep spor ayakkabıya uyduruk converselere alıştırdım ben topuklu giyemem demeleri de çok basit gelir. Evet herkesten topuklu ayakkabı giymesini beklemiyorum. Zaten topuklu ayakkabıyı düzgün taşıyamıyorsan giymemelisin de!
Sürekli çivi topuklu ayakkabılarla gezen bir tip değilim ama en azından platformlarla ya da çok rahatsız olmayan topuklularla yürüyebilirim. Özel günlerde de hayvani topuklularla yürüyebilirim:)
Her neyse dönelim sorunumuza... Giydiğinden utanma sadece ülkemize mi özgü bilemiyorum ama mesela Rus kadınlarında olmadığından emin olabiliriz. En azından giydikleri o iğrenç kıyafetleri bile o duruşları ile sanki dünyanın en şahane şeyini taşıyormuşçasına sergilemelerinden böyle bir çıkarımda bulunabiliriz sanırım. Bizim kadınımız da kamburu çıka çıka yürümeye devam etsin ya da ödü kopsun yürürken poposu çıkacak diye. Onu da çeksin iyice öne doğru ve baston şeklini alsın hepsinin vücutları...
Neden rahat bir ülke olamıyoruz... Neden her şey tabu bizde... Neden şıkır şıkır giyinip de gezinemiyoruz... Gerçi bundan en son şikayet edecek insan olmalıyım ama benim dışımda neredeyse herkes çevremde böyle...

Bu arada internete bir göz attım da http://topuklu-ayakkabi-giymek.istiyor.us/ diye bir site bile var:) olayın vehametini siz düşünün...

Konu ile ilgili söylenecek çok şey var evet ama ben yorgunluktan mıdır nedendir bilinmez cümleleri toparlayamıyorum bir türlü... Gideyim en iyisi:) Öptüm hadi hepinizi:))
By Di

2 yorum:

  1. Canım canım Di'cim öyle doğru yazmışsın ki:)))Bizim insanlarımız ama özellikle kadınlarımız hayatı kendilerine zindan ederler.Hatta ben Şehval Sam'ın oynadığı diyet bisküvi reklamlarına hayranım.Orada şöyle birşey diyor ya;"önemli olan hayatı tadında yaşamak yoksa birkaç kilo fazlayı vermenin ne önemi var"ama Türk kadını öyle mi?Ayakkabı,kıyafet vs vs.Beren Saat için neler neler yazmışlardı.Yürüyemiyor topuklularla diye.E diyelim ki yürüyemiyorum.Ne yapacak kızcağız?Yeni ayak taktıracak hali yok ya.İnsan kusurlarıyla güzel değilmidir?Varsın topuklu ayakkabımız ses çıkarsın.Ben buna kadın gücünün postal sesi diyorum zaten:)))

    YanıtlaSil
  2. ahahahaha süpermiş tatlım senin dediğin de... sevdim:)
    By Di

    YanıtlaSil